Özellikle pandemi sürecinde uzaktan çalışma modeline geçiş, işletmelerde esnek çalışma düzenlerinin benimsenmesi ve dijitalleşmenin hızlanması gibi faktörler, iş yapma ve istihdam biçimlerinde köklü değişikliklere yol açtı. Bu değişimler, işgücü piyasasında daha fazla hareketliliği beraberinde getirerek işten ayrılmaların artmasına neden oldu.
Birçok işletme, çalışanlarının taleplerine uygun esnek çalışma modelleri sunarak çalışan memnuniyetini artırmaya çalışıyor. Ancak bu süreçte, bazı çalışanlar kariyer hedeflerini gözden geçirerek yeni fırsatlar aramaya yönlendiriliyorlar. Ayrıca, işletmelerin uzaktan çalışma imkanı sunmaması veya çalışma koşullarının pandemi sonrası eski normale dönmesi gibi durumlar da işten ayrılmaları tetikleyebiliyor.
İşten ayrılmaların artması, işgücü piyasasında rekabetin artmasına da sebep oluyor. İş arayanlar, daha geniş bir yelpazede iş fırsatları arayarak kendi beceri ve deneyimlerine daha uygun işler bulmaya çalışıyorlar. Bu durum, işverenlerin yetenekli ve deneyimli çalışanları elde tutma konusunda daha fazla çaba göstermelerini gerektiriyor.
Pandemi dönemi, iş dünyasında derin değişimlere yol açtı ve bu değişimlerin en dikkat çekici sonuçlarından biri, Amerika'da yaşanan "Büyük İş Bırakma" akımı oldu. Yapılan araştırmalar, yaklaşık 5 milyon kişinin çeşitli nedenlerle işlerini bırakmasının ardında, çalışanların işlerine olan bağlılığının azalması ve şirketlerin çalışan sadakatini artırma ihtiyacının yattığını gösteriyor. Pandemi sonrası süreçte şirketlerin ilerleyen dönem hedefleri ciddi biçimde etkilenirken, bu süreçte öne çıkan yeni trendlerin değerlendirilmesi, hedef ve planların ne ölçüde değiştiğinin analizi de daha da önem kazanıyor. İşten Ayrılma Oranları fırladı Sadakat programları tasarlayan bir şirketin yöneticisi olan Can Taşcıoğlu, bu konuda yaptığı açıklamada, "Dünya genelinde çalışanların yalnızca yüzde 15'inin işine bağlı olduğu belirtiliyor. Türkiye’de ise daha 1 yılını doldurmadan işinden ayrılanların oranı yüzde 50'yi geçti. Bu rakamlar, şirketlerin 'yetenek çekme' ve 'yetenek tutma' konusunda sıkıntı çektiğini, büyük bir sorunla karşı karşıya olduklarını gösteriyor" ifadelerini kullandı. Gelişim Odaklı Daha Uzun Süre Kalınıyor Çalışan sadakatinin olduğu şirketlerde işten ayrılmaların azaldığını ve çalışanların iş performanslarının daha yüksek olduğunu belirten Taşcıoğlu, "Çalışanlar, mutlu oldukları, kendilerini geliştirebildikleri ve yenilik yapabildikleri şirketlerde daha uzun süre kalmayı tercih ediyor. Bu durum, şirket içinde nitelikli çalışan sayısının artmasına da katkı sağlıyor." dedi. İşten Ayrılmalara Çözüm Arayışı Çalışan sadakati programları, işletmelerin çalışanlarını motive etmek ve işe bağlılıklarını artırmak için önemli bir strateji haline geliyor. Bu programlar, çalışanlara değer verilmesinin yanı sıra işe olan bağlılığı da güçlendiriyor. Özel teşvikler, ödüller, eğitim fırsatları ve kariyer gelişimi gibi avantajlar sunarak, çalışanların işe olan sadakatini pekiştiriyorlar. Şirketler, sadece maddi teşvikler değil, aynı zamanda esnek çalışma saatleri, sağlık ve refah programları gibi yenilikçi yaklaşımları da benimseyerek çalışan bağlılığını artırabiliyor. Bu yaklaşımlar, çalışanların iş-yaşam dengesini sağlamalarına ve şirkete olan bağlılıklarını güçlendirmelerine yardımcı oluyor. Şirketler Çalışan Bağlılığını Artırmak İçin Yeniliklere Yöneliyor Can Taşcıoğlu, "Çalışanların işe olan bağlılığı, şirketlerin başarısını doğrudan etkileyen bir faktör olduğundan, şirketlerin çalışanlarını motive etmek ve sadakatlerini sağlamak için çeşitli programlar geliştirmesi kaçınılmaz hale geliyor. Bu programlar sayesinde, şirketler hem çalışan memnuniyetini artırıyor hem de uzun vadeli ticari başarılarını güvence altına alıyorlar." şeklinde konuştu.Özetle, işten ayrılmaların artması, işgücü piyasasında ciddi bir değişimin işareti olarak karşımıza çıkıyor. Pandemi sonrası yeni normallere uyum sağlama çabaları, işletmeler ve çalışanlar arasındaki ilişkilerde ve iş yapma biçimlerinde derinlemesine değişikliklere yol açıyor. Bu süreçte işletmelerin, çalışanlarının beklentilerini karşılamak ve yetenekli çalışanları elde tutmak için esneklik ve yenilikçilik konusunda daha fazla çaba sarf etmeleri gerekecek gibi görünüyor.
Seher Çivitci