Yeni eğitim öğretim yılının başlamasıyla birlikte eğitimde yaşanan sıkıntılarla ilgili Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) Antalya Şube Başkanı Tülin Koç basın açıklaması gerçekleştirdi. Başkan Koç: “Okulların açılışıyla birlikte, eğitim sisteminin yıllardır çözülmemiş/çözümü ertelenmiş; başta sağlıklı ve dengeli beslenme, sağlıklı suya erişim, okula ulaşım, MESEM ve çocuk işçiliği, müfredatın içeriği, okullarda laiklik karşıtı uygulamalar ve benzeri sorunlara, yenileri de eklenerek, velilerin ve çocukların üzerinde ağır bir yük oluşturmaktadır. Daha okullar açılırken, ilk etapta okul aile birlikleri tarafından, veliler “kayıt parası” adı altında, Anayasaya aykırı olarak bağış yapmaya zorlanmaktadır. Bu konuda kamu okulları, özel okullarla adeta yarışmaktadır. Bunun dışında bir öğrencinin kıyafet, çanta ve kırtasiye masrafı, sınıf seviyelerine ve okul kademelerine göre 3.000 ila 6.000 lira arasında değişkenlik göstermektedir. Bu durum orta ve dar gelirli aileleri kara kara düşündürmektedir. Çünkü bu masraflar okulların açıldığı ilk günlerle sınırlı değildir. Kırtasiye giderleri, belirli gün ve hafta etkinliklerinde yapılan harcamalar, beslenme ve kantin giderleri, ulaşım giderleri gibi masraflar eğitim öğretim süresi boyunca devam etmektedir” dedi.
“Masraflar velilerin üzerine büyük yük”
Kırtasiye ve servis ücretlerine dikkat çeken Başkan Koç: “Kırtasiye ve belirli gün ve haftalarda yapılan etkinlikler için giderler yaklaşık ayda 3.000 lirayı bulmaktadır. Servis ücretleri ise, 2024-2025 öğretim yılı için, Antalya bazında yapılan yüzdelik zamlarla aylık 1.740-1890 lira. Yine bir öğrencinin beslemesi için yapacağı kantin masrafı günlük en az 100 liradır. Masraflar velilerin üzerine büyük yük. Bir öğrencinin ailesine bir aylık eğitim maliyeti, (öğrencinin servis yerine toplu taşım araçlarını kullandığını var sayarsak) 5.000 ila 10.000 lira aralığındadır. Ülkemizde asgari ücretin standart ücret haline geldiği, yani çalışanların yüzde 60’ının 17.000 lira aldığı düşünülürse bu ailelerin çocuklarını okutmak için ne kadar zorlandığını tahmin etmek zor değildir” dedi.
“Çocuklarımızın her 3 çocuktan 1’i yoksul, her 5 çocuktan 1’i aç”
Yetersiz beslenmenin sağlık sorunlarına yol açtığını dile getiren Koç: “Ülkemizde her 3 çocuktan 1’i yoksul, her 5 çocuktan biri okula aç gidiyor. Düzenli sosyal yardım alan aile sayısı yaklaşık 4 milyon. Ailesinin yanında temel ihtiyaçları karşılanamayan çocuk sayısı 171 bin 895. Bu sayının 2025 yılında 200 bini bulacağı öngörülüyor. Özellikle dezavantajlı bölgelerdeki okullarda, öğrencilerin yetersiz ve dengesiz beslenmelerinden kaynaklı bodurluk, kansızlık, öğrenme güçlüğü, bağışıklık sisteminin zayıflamasına bağlı olarak sık sık hastalanma, zihinsel ve fiziksel gelişimlerinde yavaşlama ya da durma gibi sağlık sorunları yaşamaktadırlar. Bu çocukların her biri yetersiz beslenme yani açlık ile mücadele ediyor. Bu nedenle “ücretsiz okul yemeği” programı hayati önemde ama siyasi iktidarın gündeminde yok! Veliler olarak, yaklaşık 4,5 yıldır bakanlıktan, okullarda sağlıklı ve nitelikli bir öğün yemek ve sağlıklı içilebilir su talebimiz karşısında bakanlık sessiz kalmayı yeğlemekte; ısrar edildiğinde ya tasarruf tedbirleri kapsamında kısıtlamaya gidildiğini ya da kaynak yetersizliğini gerekçe göstermektedir” dedi.
“Okul terkleri alarm veriyor”
Okul terklerin arttığını söyleyen Başkan Koç: “Okul terkinin en önemli nedeni yoksulluktur. Eğer ailede okul çağında iki veya daha fazla çocuk varsa, biri veya birkaçı eğitimden çekilmektedir. Eğitimden çekilenler de genellikle kız çocuklarıdır Eğitim Reformu Girişimi (ERG), Eğitim İzleme 2023 yılı raporuna göre 2022-23 öğretim yılında zorunlu eğitim çağındaki yaklaşık 442 bin 643 çocuk eğitimin dışında kaldı. Bu rakam önümüzdeki yıl daha da artacaktır TÜİK rakamlarına göre çocuk işçi sayısı yüzde 22,1 sadece bu rakamlar bile artık eğitimin hem ülkemizde hem de hane içinde alt basamaklarına indiğini gösteriyor. Okul terki demek çocuk işçi, çocuk evliliği, suça bulaşan çocuk, sokakta risk altında yüzlerce çocuk demektir” dedi.
İsa Arı