Akbelen'de olup biteni takip ediyor musunuz? Yıllardır süren olayları özetleyeyim... Muğla'nın Milas ilçesine bağlı Akbelen Ormanı'na kömür madeni açılmak istiyor; yerel halk ve doğa savunucuları da, bu karara karşı eylem yapıyor. Tabi güvenlik güçlerinin cop, basınçlı su, biber gazı, hatta susuz bırakma gibi şiddetli müdahalelerine maruz kalıyorlar.
Akbelen Ormanı'nı maden ocağı yapılmak üzere tahsis eden, hükümet. Hem de görevi ormanları korumak olan Tarım ve Orman Bakanlığı! Tahsis edilense, son derece tanıdık bir isim: Limak Holding. AKP iktidarı döneminde şaibeli birçok ihalenin verildiği şu ünlü şirket... Limak Holding, buradan çıkaracağı kömürle, Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerine kömür sağlamayı planlıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı, yöre halkının açtığı davanın sonucunu bile beklemeden, 2019'da ağaç kesimi izni vermiş. İşte o günden beri köylüler, ağaçları kestirmemek için nöbet tutuyorlar. Ama ne yazık ki, güvenlik güçlerini arkasına alan şirketin yaptığı ağaç katliamını engelleyemiyorlar.
Sonuçta, sayısız ağaç kesiliyor, köylüler yerlerinden edilerek başka yere taşınmak zorunda bırakılıyor. Maden faaliyetlerinin, ülkemiz için yaşamsal önemdeki su kaynaklarını tehdit etmesi ve termik santrallerin çevre halkına verdiği zarar da, işin başka vahim boyutları...
* * * * *
Akbelen'de devletle vatandaş karşı karşıya. Daha önce defalarca olduğu gibi... Ülkenin her yerinde vatandaşlar, topraklarını, sularını, ormanlarını, devletten korumak için direniyor. Hükümet yetkilileri ise, enerji elde edebilmek için bu madenlerin zorunlu olduğunu iddia ediyor. Oysa, Elektrik Mühendisleri Odası ve Makine Mühendisleri Odası tarafından 2022’de hazırlanan bir raporda, Muğla’da bulunan Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy Termik Santrallarının elektrik üretimini tamamen durdurmaları durumunda bile, elektrik sisteminin etkilenmeyeceğini belirtiyor.
Devletin bir başka iddiası da, kesilen ağaçların yerine yenilerinin dikileceği ve böylece kayıp olmayacağı... Bunu söylemek, ülke halkının aklıyla dalga geçmek gibi. Ormanın bir ekolojik bütün olduğunu, 70-80 yaşındaki ağaçların oluşturduğu bir ormanın, içindeki tüm canlılarla bir bütün oluşturduğunu ve bir yere ağaç dikmekle oranın orman haline gelmeyeceğini artık herkes biliyor.
* * * * *
Akbelen neden bu kadar önemli? Konunun uzmanları, bölgede bitki ve hayvan türlerine dikkat çekiyor. 200'den fazla bitki çeşidi, 100'den fazla kuş türü ve 30'un üzerinde memeli türünün yuvasıymış bu orman. Her orman gibi, hem bizim, hem de diğer canlıların yaşam alanı. Anayasa'nın 169. maddesi, işte tam bu amaçla, bu yaşam alanlarının korunması için kabul edilmiş. Bu madde diyor ki; "Devlet, ormanların korunması ve sahalarının genişletilmesi için gerekli kanunları koyar ve tedbirleri alır... Bütün ormanların gözetimi devlete aittir. Devlet ormanlarının mülkiyeti devrolunamaz. Devlet ormanları kanuna göre, devletçe yönetilir ve işletilir. Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemez."
Anayasal bir suç işleniyor. Devlet eliyle ve devletin silahlı güçlerinin desteğiyle. Bugün bu karara direnmezsek, yarın çocuklarımıza ne diyeceğiz?
Yorumlar
Kalan Karakter: